İhracatın lokomotif sektörü otomotiv, 2017’yi de rekorla kapadı. Aralık ayının da dahil olduğu yılsonu rakamları henüz açıklanmasa da 2017 yılı Ocak-Kasım döneminde toplam üretim bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 1 milyon 544 bin adede, ihracat ise yüzde 19 artarak 1 milyon 216 bin adede ulaştı. Ocak-Kasım döneminde toplam otomotiv ihracatı 26.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Otomobil üretimi tarihinde ilk kez 1 milyon adedi geçti. Üretim ve ihracat tarafında güzel bir yılı geride bırakan sektör iç pazarda ise daralma yaşadı. Aynı dönemde iç pazar yüzde 3 daralarak 840 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde, otomobil pazarı ise yüzde 4 oranında daraldı ve 623 bin adede geriledi. Sektör, aralık ayında hızlanan satışlarla 2017 yılını yine geçen yıl olduğu gibi 1 milyon adede yakın bir satış rakamıyla kapatmayı öngörüyor. İç pazar rekor kırmasa da ÖTV ve kur artışına rağmen bu rakamlara ulaşılmış olması pozitif bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Ana sanayindeki bu gelişmelere paralel otomotiv yan sanayi de oldukça başarılı bir yılı geride bırakıyor. Yaklaşık yüzde 15 büyüme ile yılı kapatan yan sanayiciler, 2018’de ise yüzde 10’a yakın büyüme bekliyor. Bu yıl tatil bile yapmadan tam kapasite çalışan yan sanayicilerin hemen hemen hepsi 2018’de yeni yatırımlara hazırlanıyor. Bu yıl toplam kapasitenin yüzde 10 artırılması planlanıyor.
DÜNYA’ya konuşan Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kanca, geçtiğimiz cuma günü dernek üyeleri ile bir araya geldiklerini ve yılsonu değerlendirmesi yaptıklarını söyledi. Kanca toplantıyla ilgili şu önemli bilgileri paylaştı: “Otomotiv yan sanayi açısından 2017 yılı oldukça iyi geçti. Üyelerimzin neredeyse tamamı büyüdü. Ve bu büyümeler yüzde 10 ila yüzde 40 arasında gerçekleşti. Ama üyelerimizin büyük bir çoğunluğu yüzde 15 civarında büyüdü. Yan sanayicilerimiz 2018’de bu yıl kadar olmasa da yine büyüme bekliyor. Ama bir önceki sene yüzde 15 olan ortalama büyüme bu sene yüzde 10 olacak. Yatırımlar konunda ise üyelerimizin hemen hemen hepsi yatırım yapacaklar. Toplantıda firmalarımza anket yaptık. Buradan çıkan sonuçlarda önümüzdeki yıl hepsinin kapasite genişletmeyi düşündüğünü gördük. Yüzde 10 ile yüzde 12 arası bir kapasite artışı düşünüyorlar.” Üyelerine önemli konuları sorduklarını belirten Alper Kanca, “Çalışan bulmak, ücretler ve toplu iş sözleşmeleri konularının öncelikli olduğunu gördük. 2018’de firmalarımız karşılaşacakları üç problemden birinin çalışan bulmakla ilgili olacağını düşünüyor. Yine kur artışı önemli problemlerden biri olarak görülüyor. Üçüncü bir problem olarak ise maliyet artışları sorun görülüyor” dedi.
Sektörün geleceğini iç pazar belirleyecek
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, otomotiv sanayiinde yatırım ve sürdürülebilir büyümenin, ihracat hacmindeki azalmalardan kaynaklanabilecek üretim dalgalanmalarını dengelemek açısından iç pazar için üretilen araç satışlarının büyümesine bağlı olduğunu söyledi. Önen, “Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin ana ihracat pazarları olan AB ve ABD’de de satışların büyük artış göstermeyeceğini, gelişmekte olan pazarların aksine, gelişmiş pazarlarda otomotiv satış ve üretim hacminde ciddi bir artış beklenmediğini değerlendiriyoruz. Özellikle Türkiye’nin ana ihracat pazarı olan AB’deki satışlarda önemli bir büyüme beklenmiyor ve üretimde kapasite fazlası mevcut. Ayrıca, otomotiv ihracatımızın yüzde 10’unu oluşturan Birleşik Krallık ile Brexit sürecinin yönetiminin sanayimiz açısından kritik öneme sahip olduğunu değerlendiriyoruz” dedi. 1995'ten bu yana ‘greenfi eld’ olarak adlandırılan yeni bir otomotiv Türkiye’ye gelmediğini dile getiren Kudret Önen, ulaşılan kapasitenin mevcut üreticilerin kapasite artırımı ve yeni ürün yatırımlarıyla oluştuğuna vurgu yaptı. Önen, “Bu tespitler dikkate alındığında yeni rekorlara imza atmamızın artık daha zorlaştığını söylemek yanlış olmayacak. 2018 yılının 2017’ye benzer sonuçlarla kapanmasını öngörüyor, planlarımızı bu çerçevede oluşturuyoruz. Ülkemiz ekonomisi için kritik öneme sahip otomotiv sanayiinin küresel rekabetçiliğinin sürdürülmesi için başta iç pazarın büyümesine yönelik önlemlerin alınmasının gerekliliğine dikkat çekiyor, öte yandan otomotiv sanayinin tüm paydaşlarının bir arada, ortak stratejik hedefl er doğrultusunda ortak stratejik hedefler doğrultusunda koordineli şekilde ilerlemesinin önemini bir kez daha vurguluyoruz” diye konuştu.
"Otomotiv büyük bir dönüşüm sürecinde"
Otomotiv ekosisteminin önemli bir değişim sürecinde olduğunu belirten Kudret Önen, ”Sanayide önemli meydan okumalar var. Bunların başında iklim değişikliği, hava kalitesi ve enerji verimliliği ile emisyonlar gibi çevresel etmenler yer alırken, otonom araçlar, akıllı hareketlilik ve dijital dönüşüm de iş ortamımızı değiştiren faktörlerden. Sektörümüzdeki yeni teknolojik gelişmelere bugüne kadar alışık olunmayan büyüklükte yatırım gereksinimi ekleniyor. Artık araç parçaları dediğimizde akla motorbatarya- yardımcı sistemler geliyor. Şarj altyapıları, yeni ürün platformları, dijital dönüşümün getirdiği bağlı fabrikalar ve süreç yönetimi ön plana çıkıyor. Rekabetçiliğin korunması adına dijital dönüşüme ayak uydurmak sanayimiz açısından bir gereklilik haline geldi. Araçlar ve fabrikalar dijitalleşirken iş gücünün niteliğinin de bu dönüşüme ayak uyduracak şekilde eğitilmesi öne çıkan unsurlardan biri. Bu gelişmeler dikkate alındığında rekabetçiliğimizin sürdürülebilirliği için bu dönüşüme ayak uydurmamız, dönüşümü destekleyecek teşvik sistemleri geliştirmemiz büyük önem taşıyor" açıklamasını yaptı.
Kaynak: Aysel YÜCEL / DÜNYA