Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut, 2017'de doğrudan yabancı sermaye girişine ilişkin beklentilerini ve yatırımları arttırmak için yaptıkları çalışmaları değerlendirdi.
Geçen yıl yaşanan çeşitli gelişmelere rağmen Türkiye'deki yabancıların yatırımlarını genişletme kararı aldığını, fakat bir yatırım ajansı başkanı açısından en şanslı dönemde olmadıklarını aktaran Ermut, 15 Temmuz sonrasında çalışmalarını Türkiye'yi hiç bilmeyen yatırımcılara ülkenin doğru bir şekilde anlatılması üzerine yoğunlaştırdıklarını anlattı.
Ermut, 2016'da doğrudan yabancı yatırım rakamları bakımından bir önceki yıla göre düşüş yaşandığını hatırlatarak, geçen yılın ikinci yarısında yatırımlardaki toplarlanmanın yavaş kaldığını vurguladı.
Buna rağmen 2017'ye en azından iyi bir temelle girip, kaybı mümkün olduğu kadar sınırlı tutarak telafi edebileceklerine işaret eden Ermut, şöyle devam etti:
"Aldığımız izlenimler, yatırımcıların 2017'ye bakışı o yönde. Zaten hükümetimizin iradesi çok güçlü bir şekilde devam ediyor. 2017'den biz umutluyuz, çalışmalarımızı da bu şekilde yönlendireceğiz. Özellikle ülkemiz açısından da bölgedeki istikrar belli bir ölçüde sağlanmış olacak ve Başkanlık süreciyle ilgili olarak da referandumu atlatmış olacağız. Bu konudaki iradesini de milletimiz ortaya koyduktan sonra, yatırımcıların önünü daha iyi görebildiği, bu konuda da adımların net bir şekilde atılacağı bir süreç olacak diye düşünüyorum. Yatırımcılar, işlerinin öngörülebilir bir şekilde halledildiği, bürokratik süreçlerle veya siyasi istikrarsızlık gibi sorunlarla işlerinin uzayıp engellenmediği bir ortamda iş yapmak isterler. Dolayısıyla, verimlilik açısından devletin daha iyi çalışmasını sağlayacak her sistem aslında yatırımcı için daha iyidir. Şimdi biz başkanlık sistemi özelinde baktığımızda da yatırımcıların beklentisinin ve bize sordukları soruların da aslında biraz daha kamu reformu noktasında kümelendiğini görüyoruz."
Ermut, Türkiye'nin son 14 yılda iradesinin ne yönde olduğunu, uluslararası yatırımlar açısından net olarak ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi çok vaatkar bir sistem, çünkü bütün kamu kurumlarının daha etkin bir şekilde çalıştığı, kararların hızlı alındığı ve yatırımcı süreçlerine daha hassas bir yapıdan bahsediyoruz. Bu yöndeki beklentilerin gerçekleşecek olması, buna yönelik vereceğimiz güçlü mesajlar yatırım ortamına pozitif etkiler olarak yansıyacaktır diye düşünüyorum. Biz bunun geri dönüşlerini yatırımcılardan almaya başladık. Adımların da hızlıca atılmaya başlanmasıyla, doğrudan uluslararası yatırım girdisine de bunun pozitif etkilerini 2017 itibarıyla görmeye başlayacağımızı tahmin ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.