Türk otomotiv yan sanayi firmaları, İTÜ ARI
Tekonokent bünyesindeki Innogate programı kapsamında, küresel sektör trendlerini yakından inceleyerek otomotiv sektöründeki dönüşüme ayak uydurma fırsatı yakalayacak.
İTÜ Ayazağa kampüsünde faaliyetlerini yürüten İTÜ ARI Teknokent bünyesinde yer alan 290 firma, 7 binden fazla kişiye istihdam sağlayarak yılda 600’ün üzerinde proje geliştiriyor. Bugüne kadar 148’i patentli, toplamda 2 bin 800’ün üzerinde başarılı Ar-Ge projesine imza atarak değer üreten ve ülke ekonomisine katkı sağlayan İTÜ ARI Teknokent firmaları, 2003’ten bu yana 300 milyon dolarlık Ar-Ge ihracatı gerçekleştirdi ve 2017'de 1 milyar dolar ciroya ve 40 milyon dolar Ar-Ge ihracatına ulaştı.
2014 yılında hayata geçirilen Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı ile teknoloji firmalarına; uluslararası bağlantılara erişim, pazarlara açılma, iş modeli ve strateji geliştirme fırsatı sunuluyor. 2017 itibarıyla İstanbul Kalkınma Ajansının (İSTKA) desteğini alan program büyük bir ivme kazandı. Yerli teknoloji firmalarının teknolojilerini ihraç ederek ülke ekonomisine de katkı sunan Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı’na, ABD’de müşteri, distribütör, iş ortağı, yatırım veya insan kaynağı bulmak isteyen teknoloji şirketleri katılabiliyor.
Bugüne kadar 145 firmanın Türkiye’deki hazırlık döneminden faydalandığı ve bu firmalar arasından 60’ının ABD sürecine katıldığı program sonrasında 41 firma uluslararası faaliyetlerine devam ediyor. Bugüne kadar Innogate'e katılan firmaların aldığı toplam yatırım miktarı 17 milyon doları, yurt dışı cirosu ise 10 milyon doları aşmış durumda.
Innogate, yeni döneminde otomotiv ve mobilite firmalarını global pazarlara açmaya hazırlanıyor. Innogate 10. döneminde sürüş güvenliği, sinyalizasyon, akıllı şehirler, elektrikli araçlar gibi alanlarda çözümleri olan otomotiv yan sanayi, teknoloji ve mobilite firmaları, hem yeni bir pazara giriş için ihtiyaçları olan tüm strateji, satış ve pazarlama taktiklerini öğrenecek hem de sektör trendlerini yakından inceleme fırsatı bulacak.
"ABD otomotiv sektörünü ve dinamiklerini yakından inceleme şansına kavuşacaklar"
Konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Deniz Tunçalp, Innogate'nin katma değerli ihracatı artırmak için uygulanan bir program olduğunu söyledi.
Programın amacına değinen Tunçalp, "Burada amaç firmalara bu konuda en yoğun tecrübeyi en hızlı şekilde, en zor pazarda kazandırmak. Biz buna bir askeri tatbikat gibi bakıyoruz. Askerleri de alıp zor koşullara sokarlar esas savaşa hazırlamak için... Biz de firmaları zorlu bir pazara rekabetçi bir satış yapmak için kendilerini disipline etmeye zorluyoruz. Bunun için de teknoloji satmanın en zor olduğu yer neresidir? San Francisco'dur. ABD'ye ürün ve teknoloji satabilme hedefiyle bir program kurguladık. Başarılı uygulamaları yaptıkça biz de öğrendik. Öğrene öğrene zaman içerisinde mükemmelleştirilmiş bir program oldu." diye konuştu.
Program kapsamında ABD'ye gönderilecek firmaların önce bazı kriterler sonucu seçilme sürecine girdiğini aktaran Tunçalp, kendi içinde teknolojik bir ürünü olan ve ürünleşme yolunda belli bir olgunluğa gelmiş firmaların seçildiğini anlattı.
Innogate programının İstanbul ayağında şirketlerin, 6 hafta boyunca Silikon Vadisi’nden gelen mentorlarla birlikte ABD otomotiv pazarına giriş stratejileri, ABD’de yayılma kanalları, rakip-pazar analizi, inovatif ürün konumlama, ürün fiyatlaması ve dijital pazarlama gibi önemli başlıklar üzerinde çalışacağını bildiren Tunçalp, "Her firma kendi stratejisini oluşturacak. ABD döneminde ise bir haftası San Francisco ve 2 haftası Detroit’te olmak üzere 3 hafta boyunca ABD otomotiv sektörünü ve dinamiklerini yakından inceleme şansına kavuşacak. Firmalar, ayrıca sektördeki son trendlerle ilgili bilgi almak ve kendi firmalarının iş geliştirme faaliyetlerini yürütmek için Google, Tesla, Mitsubishi Motors ve Panasonic gibi lider kuruluşlardan uzmanlarla bir araya gelecek." şeklinde konuştu.
"Süreç içerisinde firmalar sektörlerine yönelik birçok bağlantıya ulaşıyor"
Doç. Dr. Deniz Tunçalp, programın İstanbul'daki hazırlık dönemini başarıyla tamamlayan 8-10 firma ile birlikte ABD’ye gidildiğini belirterek, şunları söyledi:
"ABD’deki ofislerimiz San Francisco, Chicago ve New York gibi girişimcilik ekosisteminin kalbinin attığı yerlerde. Firmalar bu ofislerde uluslararası yatırımcılar, mentorlar ve diğer girişimciler ile bir araya geliyor. Her sabah 08.00’de brifing toplantısı gerçekleşiyor. Bu toplantıda firmalar bir önceki gün ne yaptıklarını, o gün ne yapacaklarını, kaç potansiyel müşteri/iş ortağı ile görüşeceklerini anlatıyor. Ayrıca, firmaların gün içerisinde atacakları adımlar belirleniyor. Mentorlarımız firmaların ihtiyacı olduğu her an yanlarında oluyor. Birebir sonuç odaklı ve yoğun ilerleyen bu bir aylık süreç içerisinde firmalar sektörlerine yönelik birçok bağlantıya ulaşırken, müşteri, partner ve distribütör adayları ile ilişkilerini de geliştiriyor."
Tunçalp, seçilen firmalar için ilk ay yol haritası çizildiğini, ikinci ay bu firmaların hedef pazarlara entegrasyonunun sağlandığını, üçüncü ayda da firmaların o pazarlarda kalıcı olmasına çalışıldığını ifade ederek, pazar olarak sadece en zor pazar olan ABD'nin hedeflenmediğini, oradaki tecrübeyle başka pazarlara da açılma şansı doğduğunu söyledi.
Otomotivde dönüşüm süreci
İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Tunçalp, otomotiv sektörünün belki tarihinde olmadığı kadar büyük bir dönüşüme doğru ilerlediğine işaret etti.
Otomotivde bir teknolojik sıçrama yaşanacağını ve yeni teknolojilere ayak uyduramayan firmaların tarih olabileceğini savunan Tunçalp, bunun çok büyük bir dönüşüm anlamına geldiğini ve otomotiv sektöründeki arabaların, analog bir araç olmaktan tamamen elektronik bir sisteme doğru geçiş yaptığını söyledi.
Otomotiv yan sanayisinin Türkiye'nin ihracatında çok önemli bir sektör olduğunu vurgulayan Tunçalp, şunları kaydetti:
"Otomotiv ve otomotiv yan sanayi Türkiye'nin en büyük ihracat kalemi, en büyük katma değerli ihracatı. Bu sektörün bütün sektörle beraber dönüşmesi lazım. Yoksa bir gün hepsi yok olabilir. Her şey şu an bizim öngöremediğimiz şekilde değişecek. Dolayısıyla bizim burada, bu yan sanayimizi bu dönüşüme hazırlamamız lazım. Örneğin, otomotiv yan sanayicilerimizin Tesla'ya ürün satması lazım, otonom araç projelerinin içinde olması lazım. Dünyada nerede elektrikli araç üretimi varsa onun tedarikçisinin Türk firmaları olması lazım. Yoksa bu dönüşümde yan sanayimizin yaya kalma tehlikesi var. Bunun için biz bunu da öngörerek dünyadaki belli başlı elektrikli otonom araç üreticilerine Türk otomotiv yan sanayisini hazırlamaya çalışıyoruz."
Tunçalp, bunun için de bir Ar-Ge hareketinin gerekli olduğunu belirterek, "Biz İTÜ ARI Teknokent'in içinde 'ARI 7' diye bir bina yapıyoruz. Otomotiv yan sanayinin dönüşümü için, bütün bu Ar-Ge'yi üniversite kampüsüne toplamak için... Yani ne kadar otomotiv Ar-Ge'cisi varsa hem ana şirketler hem yan şirketler, bunların hepsinin ürününü yeni teknolojiler ve standartlara göre yeniden tanımlamaya ihtiyacı var. Yeni binamızda bir yandan akıllı hareketlilik, otomotiv ve elektrikli araç teknolojilerine öncelik verirken, mevcut firmalarımızın da büyüme beklentilerini karşılamayı hedefliyoruz." diye konuştu.