Geçtiğimiz Haziran ayında Meksika, Cancun’da düzenlenen 73. IATA Yıllık Genel Kurul Toplantısı (IATA AGM- Annual General Meeting) sırasında, yabani hayvanların yasadışı ticaretini engellemek ve bu konuda sektörde farkındalık oluşturmak amacıyla “United for Wildlife Buckingham Palace Declaration (UFW)”* bildirisi için bir imza töreni hazırlanmış ve ilgili deklarasyon bugüne dek 41 havayolu şirketince onaylanmıştı.
Uluslararası Hava Meydanları Konseyi (ACI), Afrika Havayolları Birliği (AFRAA), Güney Afrika Havayolları Birliği (AASA) ve Londra Heathrow Havaalanı gibi havacılık kurumlarınca da imzalanan bildiri ile fildişi, gergedan boynuzu, kaplumbağa kabuğu gibi yabani hayvan ürünlerinin illegal ticaretinin önüne geçilmesi hedeflenmekte olup, sektörün önemli figürlerinin bu misyonu desteklemesi ile de konuyla ilgili farkındalığın artırılması amaçlanıyor.
Bugün Türk Hava Yolları Genel Merkezi’nde, Türk Hava Yolları Genel Müdürü ve İcra Komitesi Başkan Vekili Bilâl Ekşi, IATA Başkanı Alexandre de Juniac ve taraflardan üst düzey yetkililerin katılımıyla düzenlenen imza töreni ile söz konusu deklarasyon Türk Hava Yolları tarafından da onaylandı.
Tören esnasında konuyla ilgili görüş beyan eden Türk Hava Yolları Genel Müdürü ve İcra Komitesi Başkan Vekili Bilâl Ekşi; “Bugün attığımız imza ile günümüzün önemli çevresel meselelerinden biri olan yabani hayvan kaçakçılığı ile mücadeleye dikkat çekmekle kalmıyor, aynı zamanda önemli bir sorumluluk örneği sergiliyoruz. Türk Hava Yolları olarak, yabani hayvan ürünlerinin yasa dışı ticaretinin önüne geçmek adına attığımız bu imza ile ümit ediyoruz konuyla ilgili mevcut bilinç düzeyinin artırılmasına ve söz konusu tacirlere karşı uygulanacak yasal yaptırımların daha sıkı bir işleyiş üzere devam etmesine katkıda bulunuruz.” dedi.
IATA Başkanı, Alexandre de Juniac ise; “Yasadışı yaban hayatı ticareti ile dünyanın en ikonik ve en özel yaratıklarının yok edilmesi bugün tüm dünya için önemli bir tehdit unsuru. Küresel havacılık endüstrisinin inşa ettiği global bağlantı ağı, ne yazık ki bahse konu tacirlerce bu anlamda istismar edilmekte. Fakat biz, endüstri ortaklarımızla birlikte koordineli hareket ederek ve yetkili makamlara destek sağlayarak, bu korkunç ticaretin sona erdirilmesine yardımcı olabiliriz. Bu bağlamda, Türk Hava Yolları'nın ‘Buckingham Sarayı Deklarasyonu’ ile imzalanan bu mücadeleye katılma taahhüdünü memnuniyetle karşılıyor ve teşekkür ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Deklarasyona imza atan havayolu şirketleri özetle;
Yaban hayatın yasadışı ticaretiyle ilgili sıfır tolerans politikasının benimsenmesi,
Bahse konu ticaret hakkında yolcu, müşteri ve personel farkındalığının artırılması,
Tüm sektörün deklarasyonu imzalamasına teşvik edilmesi,
Yaban hayatı ürünlerinin yasadışı taşınması ile ilgili zamanında bilgi alışverişini sağlayacak mekanizmaların geliştirilmesi,
Şüpheli yasadışı yaban hayatı ürün gönderilerinin tespiti için sektör ve resmi makamlarca verilerin ve kargonun detaylı incelenmesini sağlayacak sistemlerin geliştirilmesi,
Şüpheli durumların personel ve yolcular tarafından bildirilmesini sağlamak amacıyla gerekli altyapının hazırlanması,
Şüpheli durumların tespiti ve raporlanmasını sağlamak için personele eğitim verilmesi, verilen eğitimin iyileştirilmesi,
Şüpheli durumların ilgili resmi makamlara iletilmesi için güvenli ve uyumlu bir sistemin oluşturulması,
Yasadışı yaban hayatı ürünlerini ihtiva ettiği düşünülen kargonun ilgili mercilere bildirilmesi ve mümkünse kabul edilmemesi,
Büyük havalimanlarında yasadışı yaban hayatı ticaretiyle mücadelede örnek teşkil edecek uygulamaları belirlemek için yerel yetkililerle koordineli çalışacak bir ekip oluşturulması,
Yasadışı yabani hayat ürün ticaretinin tespiti ve önlenmesine yardımcı olmak için Dünya Gümrük Örgütü ve yerel gümrük makamlarınca gerekli mekanizmaların oluşturulmasını desteklemeyi taahhüt etmekteler.