Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Emniyet teşkilatında SIG Sauer yerine yerli silah kullanılması" yönündeki açıklaması Türk savunma sanayisinde silah üreten şirketlerce olumlu karşılandı.
"Canik" markasıyla uluslararası pazarlarda önemli bir oyuncu haline gelen Samsun Yurt Savunma Sanayi ve Ticaret AŞ'nin Yönetim Kurulu Başkanı Hayrullah Zafer Aral yaptığı açıklamada, ürettikleri tabancaların yüzde 80'ini ihraç ettiklerini, tabanca ihracatının yüzde 72'sini tek başlarına yaptıklarını söyledi.
Ürettikleri tabancaların performansıyla ABD pazarı dahil, dünyada marka olduğunu dile getiren Aral, şöyle devam etti:
"Adımızı dünyada birinci lige yazdırmış durumdayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklaması motivasyonumuzu, özgüvenimizi artıran bir beyanat oldu. Ürünlerimizi 27 ülkeye ihraç ediyoruz. ABD'den Almanya'ya ve Güney Afrika'ya uzanan bir coğrafyaya ihracat gerçekleştiriyoruz. Yerli silaha geçiş kesinlikle kategoriyi düşürme gibi algılanmamalı. Dünyada silah denilince akla gelen markalarla aynı kategorideyiz, hatta bazı kategorilerde daha üstün performans gösteriyoruz, aşağı kalır bir yanımız yok. Dayanıklılık, ömür, hedef tutturma, ergonomi alanlarındaki üstünlüklerimiz sektörde kabul görmüş durumda. ABD'de bizim ürünümüz 'yılın silahı' seçildi."
Yıllarca yerli silah üretilmemesi nedeniyle ülkede yabancı silah kültürünün yerleştiğini anlatan Aral, dönüşümün zaman aldığını ifade etti. Aral, "Uzun yıllar boyunca yerleşmiş bir alışkanlık var. Biz 15 yıldır üretim yapıyoruz. Alışkanlıklar kolay kırılmıyor ama bu 3-4 yıldır değişmeye başladı." dedi.
"SSM ile tabanca dışındaki silahların üretimine ilişkin görüşmeler yapıyoruz"
Aral, güvenlik ve emniyet teşkilatlarında da yerli silah kullanımı yönünde bir eğilimin hakim olduğuna işaret ederek, "Silahınızın tercih edilmesi için öncelikle güven sağlamak zorundasınız. Çünkü silah aynı zamanda sizin hayatınız. Performansınızla kendinizi ispat edemezseniz sırf yerli olsun diye tercih edilmezsiniz. İhtiyacı karşılayacak güce ve kabiliyete sahip olmanız gerekiyor." diye konuştu.
3-4 yıldır kurumsal ihtiyaçların karşılanmasında da görev aldıklarını vurgulayan Aral, 100 binin üzerinde ürünlerinin güvenlik güçlerince kullanıldığını bildirdi.
Aral, yerli silah ihtiyacını karşılamaya yönelik arayışlarının da devam ettiğinin altını çizerek, "Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) ile tabanca dışındaki silahların üretimine ilişkin görüşmeler yapıyoruz, son safhaya geldik." ifadesini kullandı.
"Türkiye'nin hedeflerini destekliyoruz"
Milli piyade tüfeği MPT-76'nın üretiminde görev alan Kale Grubu'nun Başkan Yardımcısı ve Teknik Grup Başkanı Osman Okyay da 30 yılı aşkın süredir savunma ve havacılıkta yerli üretimin artırılmasına çalışan bir sanayi grubu olarak Türkiye'nin bu alanda kendine yeten ve hatta ihracat yapabilen bir ülke olmasını desteklediklerini söyledi.
Küresel projelerde elde ettikleri tasarım ve üretim kabiliyetini yerli sanayinin gelişimi için kullandıklarını belirten Okyay, şunları kaydetti:
"Milli piyade tüfeğimiz MPT-76 başta olmak üzere, pek çok önemli savunma sanayisi projesinin tasarım ve üretiminde kilit rol üstlenmiş durumdayız. Özellikle güvenlik güçlerimizin ihtiyacını karşılamak üzere çeşitli ürünlerin geliştirilmesine dönük çalışmalarımız devam ediyor. Ülkemizin ihtiyacı doğrultusunda tasarım ve üretim lisansı bizim olan ürünlerin sayısının ve niteliğinin artması, yerli ve milli bir savunma sanayisinin gelişmesi için hayati önemde. Çünkü güçlü bir savunma ve havacılık sanayisi, aynı zamanda güçlü bir ekonominin de teminatı. Dünyada savunma ve havacılık endüstrisinin gelişmesinde devlet iradesinin büyük rolü var. Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesini cesaret verici buluyoruz. Kale Grubu olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız."