Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlediği bilgiye göre, 2015-2017 yıllarında 2 milyon 234 bin 371 otomobilin trafiğe kaydı yapıldı. Otomobillerin motor silindir hacimlerine göre dağılımına bakıldığında, 1600 cc ve altında olanlar 2 milyon 122 bin 277 adetle söz konusu otomobillerin yaklaşık yüzde 95'ini oluşturdu. Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Başkanı Aydın Erkoç, 1600 cc ve altındaki motor hacmine sahip otomobillerin değeri, yakıt kullanımı ve vergi oranları nedeniyle daha çok tercih edildiğini söyledi.
"Motor hacmi 1600 cc ve altındaki araçların tercih edilmesinde, motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) düşük olması ve özel tüketim vergisinin (ÖTV) en az oranda alınmasının etkisi var. Çünkü aracın değeri düşük olunca, MTV'si de ÖTV oranı da düşüyor. Bu demek oluyor ki gitgide küçük motorlu araçlara talep artacak.
MTV dilimi daha düşük olmasına rağmen motor hacmi 1300 cc ve altındaki araçların giderek daha az tercih edilmeye başlanmasının sebebi motor hacmi düşük olduğundan araçların çekmemesi, özellikle yokuşlarda sürücüye zorluk çıkarmasıdır. 1401-1600 cc bandındaki araçların çekiş gücü daha kuvvetli. Yeni nesil motorlara sahip bu otomobiller, düşük hacimlerde bile yüksek performans sağlaması ve az yakıt tüketmesi nedeniyle araç kullanıcılarından yüksek talep görüyor."
VERGİLER MOTOR HACMİNE GÖRE DEĞİŞİYOR
Sıfır araç tercihinde en büyük etkenlerden biri olarak gösterilen ÖTV motor hacmi 1600 cc ve altındaki otomobillerde yüzde 45-60, 1601-2000 cc'lerde yüzde 100-110 ve 2000 cc üstündeki araçlarda yüzde 160 olarak uygulanıyor.
Öte yandan, yıllık MTV'de daha avantajlı olmasına rağmen 1300 cc ve altı hacimli motorlu araçların daha az tercih edilmesi dikkati çekiyor. Söz konusu araçların trafiğe kayıttaki payı 2015'te yüzde 17.1 iken, 2016'da yüzde 15.3'e, 2017 yılında ise 14.3'e geriledi. Son 3 yılda trafiğe kaydedilen 1601-2000 cc hacimli otomobillerin oranı diğerlerine kıyasla yüzde 4'ü geçmezken, 2000 cc üstü motor silindir hacmine sahip araçlarda yüzde 2'nin altında gerçekleşti.
