Küresel piyasalar, ABD başkanlık seçiminde kesin olmayan sonuçlara göre Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın zaferiyle negatif bir seyir izliyor. Trump'ın ABD Başkanı olması finans piyasalarında büyük bir endişeye neden oldu.
Trump'ın seçim kampanyası sırasındaki söylemleri ekonomikve politik belirsizlikler endişelerin ana kaynağı olurken, piyasalar Trump'ın bundan sonra yapacağı açıklamaların piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağı öngörülüyor.
ABD Merkez Bankasının (Fed) aralık ayında faizleri artıracağına dair beklentiler de azalırken, Trump'ın Fed konusundaki politikaları piyasalarda endişeyle bekleniyor.
Konuya ilişkin olarak soruları yanıtlayan Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding, Donald Trump'ın kazanmasının şaşırtıcı bir gelişme olduğunu ifade etti.
Schmieding, Trump'ın söylemlerinin ABD'nin dış politikası için risk oluşturduğunu belirtti.
Ekonomi bu şekilde devam ederse 2017 hatta 2018'de bile faiz artışları görülebilir
Fed'in aralık ayında faizleri 25 baz puan artırma ihtimali olduğunu anlatan Schmieding, ekonominin bu şekliyle devam etmesi durumunda 2017 hatta 2018'de bile faiz artışlarının görülebileceğini dile getirdi.
Schmieding, artan maaş enflasyonu ve ılımlı mali teşviklerin Fed'in politikasını destekleyebileceğini ancak görünümün öncekinden daha belirsiz hale gelebileceğini aktardı.
Trump'ın Fed Başkanı Janet Yellen'ı bir daha aday göstermeyeceğine dair söylemini anımsatan Schmieding, böyle bir şeyin olmasının finansal piyasalarda tedirginliğe sebep olabileceğinin altını çizdi.
"ABD'nin dış ticareti olumsuz etkilenebilir"
Trump'ın Meksika ve Kanada'ya yönelik olumsuz söylemlerinin ABD'nin dış ticaretini olumsuz etkileyebileceği öngörüsünde bulunan Schmieding, Trump'ın kazanmasının piyasalar için olumsuz olabileceğini söyledi.
