Terör örgütü DEAŞ kontrolündeyken adeta "hayalet kenti" andıran ancak Fırat Kalkanı Harekatı sonrası Suriye'nin "özgürlük sembolü" haline gelen Cerablus'u dünyaya bağlayan Karkamış Gümrük Kapısı bölgedeki ticaretin merkezi olacak.
'Karkamış' mazlumların dünyaya açılan kapısı oldu
Derlenen bilgilere göre, iç savaş öncesinde özellikle tarım ve hayvancılık konusunda söz sahibi olan Cerablus ve çevresi, terör örgütü DEAŞ'ın kontrolüne geçmesiyle adeta çöküş dönemi yaşadı.
50 binin üzerinde olan nüfusu terör örgütünün kontrolünde olduğu dönemde yaklaşık 8 bine kadar gerileyen Cerablus, Fırat Kalkanı Harekatı'nın hemen ardından adeta küllerinden doğdu.
Nüfusu hızla artan, tarım ve hayvancılık faaliyetleri yeniden başlayan Cerablus, kendi ülkesinde özgürlük özlemi çekenlerle sıla hasreti dinmeyen sığınmacıların buluşma noktası haline geldi.
Bu bölgede hareketliliğin artmasıyla birçok girişimci de Suriye'nin Halep kentine bağlı Cerablus üzerinden ticaret yapmaya başladı.
Bölgedeki mazlum halkın ihtiyaçlarını karşılayan Karkamış Gümrük Kapısı sayesinde Suriye genelindeki insanların ihtiyaçlarına da cevap veriliyor.
Suriyeli iş adamları, Bab, Çobanbey gibi civar kentlerin ticari hayatına da şekil veren gümrük kapısı sayesinde, bir yandan Türkiye ile ticaretini sürdürürken diğer yandan da Türkiye üzerinden üçüncü ülkelere ulaşma imkanı yakaladı.
Cerablus üzerinden Türkiye'ye ulaşan ve mazlum halkın ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan tüccarlar da Karkamış Gümrük Kapısı'nda yoğunluğa neden oldu.
Artan yoğunluk ve ticaret talebinin ardından Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, hudut kapısının yapısında birtakım değişikliklere gitti.
Daha önce sadece yolcular ile onların beraberinde getirdiği eşyaların geçirildiği B sınıfı gümrük niteliğinde olan kapı, son düzenlemelerle her türlü gümrük işleminin yapılabildiği A sınıfına yükseltildi ve gümrük kapısında 10 Kasım 2016 itibarıyla fiili olarak ihracat işlemleri başlatıldı.
Yaklaşık 3 ay önce de Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca tadilata alınan Karkamış Gümrük Kapısı, yenilenen yüzüyle kapılarını aralamak için gün sayıyor.
Başta çimento ve demir olmak üzere ilaç, hayvan yemi, motosiklet ve aksamları gibi malzemelerin ticaretinin yapıldığı gümrük kapısında, artan ticaret hacmini karşılayabilecek nitelikte hizmet verilebilmesi amacıyla yenileme çalışmaları devam ediyor.
Alt yapısından üst yapısına kadar hemen her alandaki fiziki imkanların neredeyse sil baştan yapıldığı gümrük kapısında inşaat çalışmalarının 20 gün içerisinde tamamlanması planlanıyor.
Suriye'ye açılan 3 kapıdan en önemlisi
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Sözcüsü ve AK Parti Gaziantep Milletvekili Nejat Koçer yaptığı açıklamada, mevcut durumda Türkiye'den Suriye'ye açılan 3 kapı bulunduğunu hatırlattı.
Bunlardan birinin Hatay, diğerinin Kilis, sonuncusunun da Gaziantep'te olduğunu dile getiren Koçer, "Bu kapı çok modern cihazlarla donatılıyor. Araçlar X-ray cihazından geçecek, saha ise son derece modern olacak. İnşallah 2-3 hafta içinde açılacak." diye konuştu.
Gümrük kapısı civarında hemen hemen her gün 500 kadar tırın geçiş için sıra beklediğini anlatan Koçer, şöyle konuştu:
"Mevcut durumda günlük 80-100 araç geçişi sağlanabiliyor ama kapı, yenilenen haliyle günlük 300 aracın geçişine imkan verecek şekilde tasarlandı. Suriye'ye Gaziantep olarak başta inşaat malzemeleri olmak üzere gıdadan giyime kadar her türlü malı satıyoruz. Hareketlilik ekonomik olarak devam ediyor. Bence bu kapı önümüzdeki süreçte en çok kullanılan, en işlek kapı haline gelecek."
Koçer, söz konusu kapının Suriye'deki mazlumlar ve Gaziantep için de önemine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu kapı Gaziantep için yeni bir ihracat hamlesi olacak. Bu yılı Gaziantep olarak 400 milyon dolarla kapatacağız ama barış görüşmeleri olumlu sonuç verirse ve şartlar istediğimiz gibi olursa Suriye'ye sadece Gaziantep'ten yıllık 1 milyar dolar ihracat yapabilecek duruma ulaşacağız. Benim öngörüm bu kapasiteyi sonuna kadar kullanabileceğimiz yönünde."
