Doğrudan 6 milyona yakın çalışanı ilgilendiren asgari ücret görüşmelerinde son haftaya girilirken, çalışanlar ücretlerine yapılacak zammın miktarını merakla beklemeye başladı.
Türk-İş'in net bin 893 lira 90 kuruşluk teklifini "çok yüksek" bulan Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), gerekçe olarak hükümetin 100 liralık asgari ücret desteğini yeni yılda kendilerine vermemesini gösterdi.
İşverenlerin, söz konusu desteğin kesilmesinin ücret maliyetlerini yüzde 6 arttıracağı yönündeki iddiaları, 100 liralık bu desteği ücret pazarlığının odak noktasına oturttu.
Gelinen noktada, hem Türk-İş hem de TİSK asgari ücrete yapılacak zam miktarını etkileme niteliğine sahip desteğin yeni yılda da devam etmesini istiyor.
"Asgari ücret desteği kazanılmış bir hak olarak görülüyor"
Çalışma Hayatı Uzmanı Namık Tan, asgari ücret desteğinin ilk 2016 yılında uygulanmaya başladığını belirterek, bu desteğin verilmesinin temel nedeninin 2015 yılında bin lira olan asgari ücretin 2016 yılında bin 300 liraya yükseltilmesi olduğunu söyledi.
Söz konusu desteğin işverenlerin ücret maliyetini önemli ölçüde düşürdüğüne dikkati çeken Tan, şöyle konuştu.
"Bugün işverene maliyeti 2 bin 88 lira olan asgari ücrette 100 liralık destek önemli bir rakam. Bu desteğin varlığı, son iki yılda asgari ücret pazarlıklarını da etkiliyor. Gerek işçi gerek işveren kesimi asgari ücret desteğinin, yeni asgari ücret rakamını belirleme özelliğinin farkında olduğu için bu desteğin devamını istiyor. Dolayısıyla asgari ücret desteğinin devam etmesi demek, asgari ücrete yeni yılda daha fazla zam yapılması demek. Bugün asgari ücret desteği kazanılmış bir hak olarak görülüyor. Bu desteğin verilmemesi demek asgari ücrete şimdiden düşük zam yapılacağı anlamına gelir."
İki yıldır uygulanan asgari ücret desteğiyle ilgili olarak Maliye Bakanı Naci Ağbal, 24 Kasım'da "2018 yılı bütçemizde 1 Ocak 2018'den sonraki dönemlerle ilgili bir asgari ücret desteği öngörümüz yok." açıklamasında bulunmuştu.