Türk iş dünyası, kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin kredi notunu "Baa3"ten "Ba1"e düşürmesini "siyasi" ve "aceleci" olarak değerlendirdi.
İş dünyasının önde gelen isimleri, yaptıkları değerlendirmede, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrası Türkiye'nin yatırım yapılabilir seviyedeki kredi notunu indirim için izlemeye alan Moody's'in 23 Eylül Cuma gecesi yaptığı açıklama ile notu düşürmesini yatırım kararlarında bir değişikliğe yol açmayacağı görüşü taşıyor.
Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, böyle bir kararı beklemediklerini ifade ederek, "Kararın siyasi olduğu apaçık. Türkiye'yi derinlemesine inceleyemeyen sadece kredi derecelendirme kuruluşlarının notuna bakan birçok yatırımcı var. Her yabancı yatırımcı, bu kararın siyasi olup olmadığına bakmaz. Bu karar, halihazırda Türkiye’ye yatırım yapmış yabancı yatırımcı için değil, Türkiye’ye gelecek yeni taze para için önemli.” diye konuştu.
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar da Türkiye’de yatırım yapan birçok uluslararası yatırım fonu bulunduğunu, bu fonların kredi notunun iyileştiği pazarlara yönelmesinin söz konusu olabileceğini söyledi.
Kibar, "Türkiye’de uluslararası yatırım yapan fonların yatırım yaparken belirli kriterleri oluyor. Bu kriterlerin eşik değerinde kredi derecelendirme kuruluşlarının notları da etkili oluyor. Bu kararı çok tarafsız da bulmuyorum. Zaten uzunca bir süredir Türkiye ekonomisi üzerinde kredi derecelendirme kuruluşlarının birtakım analitik değerlendirmeleri ve aldığı bu kararları, başka ülkelerle ilgili aldığı kararlarla mukayese ettiğimiz zaman net bir şekilde görmek mümkün." ifadelerini kullandı.
"Çok acil verilmiş bir karar"
Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ise Moody’s’in notu düşürmesinin çok acil verilmiş bir karar olduğunu ifade ederek, “Zamanlaması yanlış. Çünkü biz Türkiye ekonomisi hakkında bir karar verilebilmesi için 15 Temmuz’dan sonra 6 ay beklenmesi gerektiğine inanıyorduk. Türkiye hakkındaki bir karar ancak o zaman ortaya çıkar. Bence siyasi bir karardır.” şeklinde konuştu.
Özdemir, ekonomik verilere bakıldığında Türkiye’nin 15 Temmuz’dan sonra daha iyi bir noktada olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu açık ve net gözüküyor. Türkiye’nin çıkardığı bazı teşvik yasaları var. Yabancıların Türkiye’ye yatırım yapmasına çok önem verdiği, yabancı yatırımları kolaylaştırdığı, hatta önemli stratejik yatırımlarda bile özel teşvik yasası uygulanacağı, karşılıklı yatırıma devletin ne gibi katkılar ve teşvikler vereceği yazılırken, böyle bir kararın aniden alınması, zamanlaması doğru değil ve kararı siyasi bir karar olarak görüyoruz.”
"Tamamen siyasi bir karar olarak görüyorum"
Kadooğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, Moody’s’in, Türkiye'nin darbe girişiminde iyi refleksler verdiğini söylemesinin ardından böyle bir karar almasının düşündürücü olduğunu ifade ederek, iş dünyası gözüyle bakıldığında tamamen siyasi bir karar olarak gördüğünü, bilinçli yapıldığını söyledi.
Türkiye’nin olağanüstü bir süreçten geçtiğini belirten Kadooğlu, “Bu sürece rağmen bugün ekonomi yönetiminin verdiği kararlar takdire şayan. Bu kadar sıkıntıya rağmen ekonomimiz yürüyor ve dengede kalabiliyoruz. Tabii ki mali disiplinden taviz vermememiz gerekiyor. Büyümeyi gerçekleştirmek için yeni reformlara ihtiyacımız olabilir. Ama bu tür açıklamalara karşı en iyi cevabı iş dünyası olarak vereceğiz. İş dünyası olarak ‘İşimizin başındayız. Yatırım yapmaya devam ediyoruz. Bu ülkenin geleceğine güveniyoruz’ diyoruz.” ifadelerini kullandı.