ABD Merkez Bankasının (Fed) dün sona eren temmuz ayı toplantısını değerlendiren uzmanlar, faiz artırım kararı alınmamasına rağmen, toplantının ardından yayınlanan karar metninde yapılan değişikliklerin, eylülde faiz artırımını açık bir seçenek haline getirdiğini bildirdi.
Moody's Analytics Direktörü Ryan Sweet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fed'in karar metnine "Ekonomik görünüme yönelik kısa vadeli risklerin azaldığı" ifadesinin eklenmesinin, geçmiş aylardaki metinlerinde kullanılan "risk değerlendirmesi dengesi" tutumundan uzaklaşıldığı anlamına geldiğini söyledi.
Sweet, temmuz metninin, ABD ekonomisinin yakın dönemde güçlü performans göstermesi konusunda Fed'in kendinden daha emin olduğunu ortaya koyduğunu belirterek, "Fed, faiz artırımı için eylül toplantısını açık bir seçenek haline getirdi" dedi.
Ancak, eylülde faiz artırımının yine de kesin olmadığını vurgulayan Sweet, gelecek iki ayda ekonomiye dair birçok şeyin değişebileceğini ve Fed'in bunu göz önüne alarak hareket edeceğini dile getirdi.
Sweet, Fed'in finansal piyasalardaki koşullara karşı çok hassas olduğuna işaret ederek, iş gücü piyasasının daralması veya tam istihdamın yakalanamaması gibi durumların banka için sorun oluşturabileceğine dikkati çekti ve şöyle konuştu:
"Fed, piyasaları, faiz artışının bu yıl erken gelebileceğine hazırlamıştı. Ancak, haziranda da faiz artırımını pas geçmişti. Kendi itibarını korumak için faiz artırımı an meselesi oluncaya kadar bu kararıyla ilgili güçlü sinyal vermeyi erteleyebilir. Eğer ekonomik koşullar beklendiği gibi oluşursa, bu sene parasal sıkılaşma garanti gözüküyor. Temmuz toplantısının tutanakları açıklanınca eylülde faiz artırımının Fed yetkililerinden ne kadar destek aldığını daha iyi anlayacağız. Fed, iş gücü piyasasından daha çok enflasyona odaklanmış durumda. Ancak, yüzde 2'lik enflasyon hedefine ne zaman ulaşılacağı hala belirsiz."
Capital Economics ABD Başekonomisti Paul Ashworth da temmuz toplantısı karar metnine "Ekonomik görünüme yönelik kısa vadeli risklerin azaldığı" ifadesinin eklenmesini, eylül ayında faiz artırımı yapılabilmesine dair "açık bir gösterge" olarak yorumladı.
Ashworth, Amerikan finansal ve hisse senedi piyasalarının direncinin, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılması (Brexit) korkularını yendiğine işaret ederek, Fed'in de bu konudaki iyimserliğini temmuz metnine yansıttığını belirtti.
Fed'in, karar metninde, iş gücü piyasasındaki toparlanmaya ve tüketim harcamalarındaki artışa vurgu yaptığını hatırlatan Ashworth, istihdamdaki artışın Fed yetkililerini tatmin ettiğine inandığını kaydetti.
Ashworth, Fed'in eylülde faiz artırma olasılığının, piyasaların yüzde 30 olasılıkla bunu fiyatlandırmış olmasının çok üzerinde olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
"Bu sene Fed'in bir veya iki kez faiz arttıracağına inanıyorum. Tabii ki eylüle kadar birçok şey olabilir. Ancak, yeni gelecek ekonomik verilerin olumsuz olacağını beklemiyorum. Şu anda en büyük risk finansal piyasalarda yaşanabilecek bir çalkantı. Fed, borsadaki herhangi bir düşüşe karşı aşırı derecede hassas olduğunu önceki yıllarda göstermişti."
Fed’in bir sonraki toplantısı 20-21 Eylül tarihlerinde ABD'nin başkenti Washington'da yapılacak ve faiz kararının açıklanmasını takiben Fed Başkanı Janet Yellen bir basın konferansı düzenleyecek.