Türkiye’nin ilk kripto para borsası olarak kurulan BtcTurk’un CEO’su Özgür Güneri, Türkiye’de hala bir düzenleme olmamasına rağmen, şirketi, sermaye piyasası yasalarına uyumlu bir şekilde yönettiğini söyledi.
BtcTurk, bu yılın başında sermaye piyasalarından gelen bir isim olan Özgür Güneri tarafından satın alındı ve o tarihten itibaren şirket yapısında büyük değişiklikler gerçekleşti. Hazine, yasal uyum bölümü, iç denetim gibi departmanların kurulduğu şirket, kendi içinde ‘regülasyon benzeri’ birçok kural oluşturdu. Güneri bu konudaki hedefini, bir regülasyon yazılacağı zaman BtcTurk’ün uygulamalarının örnek alınması olarak açıkladı. Güneri, Türkiye’de hala bir düzenleme olmamasını ise şöyle açıkladı: “Düzenleyici kurumlar, bizi bulaştırmayın, bizim işimiz değil. Zaten ne olduğunu da tam olarak bilmiyoruz diyorlar. Biz bunun mevzuatını hazırlarsak, insanlar da buna güvenerek bu işe girer ve fiyatlar düşerse sıkıntı yaşarız gibi bir kaygıları var. Ancak yine de böyle bir düzenlemeye ihtiyaç var. Bizce SPK, BDDK ve MASAK farklı farklı yerlerden devreye girebilir.”
BtcTurk’ün hukuki olarak bir sanal pazar yeri olduğunu ve onun mevzuatının olduğunu hatırlatan Güneri, “Bunun dışında regüle bir piyasa değiliz. Ancak illegal de değiliz. Yatırım danışmanlığı ya da portföy yönetimi gibi alanlara girersem illegal duruma düşeriz. Bu tarz işlerin hiçbirine girmek istemiyoruz. Sermaye piyasası ve bankacılık kanunlarında da basiretli tüccar diye bir kavram var. Bizim de yapmaya çalıştığımız şey tam olarak bu. Bana bir gün gelip soru sorarlarsa bunun cevabını şeffaf bir şekilde verebileyim. Yarın öbür gün bir regülasyon yapılacaksa da bize bakıp ‘BtcTurk örnek bir şirket’ denilsin ve uygulamalarımdan örnek alınarak regülasyon yazılsın. Amacım ve hayalim bu” diye konuştu.
Kimse tek başına işlem yapamıyor
“Finans Invest’i nasıl yönetiyorsam burayı da aynen öyle yönetiyorum. Bu işin sürdürülebilir olması için ciddiyetinin farkında olunması gerektiğini düşünüyorum” diyen Güneri, yeni uygulamaların bazılarını şöyle anlattı: “Hazine, yasal uyum bölümü, iç denetim gibi departmanlar kurduk. Maker-checker (giriş-onay) mekanizması oluşturduk. Şirkette ben dahil hiç kimse tek başına bir işlem yapamıyor. Herhangi bir coin’in bir yerden başka bir yere aktarılması için en az üç yöneticinin onayı gerekiyor. Şirketin ve müşterinin varlığı bankada ayrı ayrı tutuluyor. Eğer sorulursa ben tüm müşterilerinin hesaplarını anında tek tek çıkarabilirim. Aynı şey Bitcoin için de geçerli. Mesela MASAK’ın ‘müşterini tanı’ kuralını çok sıkı uyguluyoruz. Ancak bu kural olarak tüm sektörde uygulanmıyor. Bunun da bir standardının gelmesi lazım. Bunun gibi birçok daha uygulama var.”
"Aralıkta günde 10 bin yeni üye geliyordu"
Bitcoin’de geçen yılın sonları ve bu yılın başında yaşanan büyük fiyat hareketleri, kripto paralara olan ilgide belirleyici oluyor. Güneri, bunun şirkete olan etkisini şöyle açıkladı: “Geçen yılın ekim ayına kadar çok yoğun değildi kullanım. Aralık ayında BtcTurk’e günde on bin üye geliyordu. Kapıda insanlar sıra olmuştu. İş orada çok büyüdü. Yıl da fena başlamadı ancak sonra yavaşladı. Bizim işlem hacmimiz maksimumda günlük 2 bin bitcoin’i geçti. Şimdi 200, hatta 100’lere indiği günler oluyor. Şimdi fiyatların tekrar yukarı gitmesiyle hareket başladı. Fiyatta kıpırdanma olduğunda bize direkt yansıyor.”
"Bir lot hisse aldıramadığım arkadaşlarım Bitcoin aldı"
Kripto para kullanıcılarının profilini de paylaşan Güneri, en büyük grubu Bitcoin alıp sadece çok büyük fiyat değişikliği olduğu zamanlarda satanların oluşturduğunu söyledi. Aralık ayındaki hareketten sonra beyaz yakalıların bu işe girdiğini aktaran Güneri, “Yıllarca sermaye piyasaları işi yaptım. Borsa çok düştü gel al diyen arkadaşlarımın hiçbiri bir lot hisse senedi almamışken, hepsi Bitcoin’e girdi. Sonrasında bitcoin’de hareketin durmasıyla TL varlıklarda biraz erime oldu ama kripto varlıklarımız ise artmaya devam etti. Bu da bu kişilerin hayatımızda kalmaya devam ettiklerini gösteriyor” dedi.
Kaynak: Mehmet FİLOĞLU / DÜNYA
