Dünyanın başlıca enerji gruplarından biri olan BP’nin Türkiye’deki faaliyetlerinden sorumlu BP Türkiye Ülke Başkanı Mick Stump ve BP Türkiye Akaryakıt Ülke Müdürü Martin Thomsen 10 Mayıs Perşembe günü gerçekleşen basın buluşmasında hem enerji sektörünü değerlendirdi hem de Türkiye ile ilgili önemli mesajlar verdi ve yatırıma devam edeceklerini duyurdu.
Stump: “Türkiye, enerji konusunda deneyimli ve doğru adımlar atıyor”
Türkiye’nin enerji sektöründe sahip olduğu stratejik öneme vurgu yapan BP Türkiye Ülke Başkanı Mick Stump, yaptığı değerlendirmede, Türkiye’de yatırıma devam edeceklerini belirterek şunları kaydetti:
“Türkiye, jeopolitik olarak çok önemli bir yere sahip, enerji sektöründe giderek artan rolü ile doğudaki kaynaklar ile batıdaki tüketiciler arasında bir köprü oluşturmaya devam ediyor. Bugün dünya petrol üretiminin yüde 2.5’u Türk boğazlarından geçiyor. Aynı şekilde Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) gibi boru hatlarından da yüzde 1 gibi bir miktar geçiyor. Bu pay, dünyada ‘ticareti yapılan’ petrole baktığınızda ciddi bir yüzde oluşturuyor. BP olarak içinde yer aldığımız Güney Gaz Koridoru faaliyete geçtiğinde, Türkiye üzerinden Avrupa’ya doğalgaz gidecek. Dolayısıyla Türkiye’nin jeopolitik değeri zaten ortada. Hükümet bu konuda deneyimli ve doğru adımlar atıyor. Bütün bu yatırımlara bakarsak, Türkiye’nin BP için stratejik bir ülke olduğunu görebiliriz. Türkiye aynı zamanda bizim için çok önemli ve stratejik bir iş ortağı. Hem BTC hem de Güney Gaz Koridoru kapsamında yer alan TANAP gibi dev projelerdeTP ve BOTAŞ gibi Türkiye’nin devlet şirketleri ile ortak çalışıyoruz.”
Güney Gaz Koridoru’nda Türkiye’nin rolü kritik
BP’nin de yer aldığı Güney Gaz Koridoru projesinin önemine dikkat çeken Stump, “Bu proje, Azerbaycan’daki Şah Deniz 2 doğalgaz sahasından çıkartılacak olan gazı Türkiye ve Türkiye üzerinden Avrupa pazarlarına taşıyacak olan 40 milyar dolarlık dev bir proje. Bu koridorun en önemli bileşenlerinden biri, Türkiye’de inşa edilen TANAP (Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı). BP olarak Şah Deniz 2’nin de en büyük hissedarı ve işletici ortağıyız. TANAP boru hattında ise yüzde 12’lik bir payımız var. Güney Gaz Koridoru projesi gerçekleştiğinde Hazar denizi doğalgazı tarihte ilk defa Avrupa’ya gönderilmiş olacak. Türkiye’nin buradaki rolü çok önemli” diye konuştu.
Thomsen: “Artan ekonomik güç, yakıt talebine yansıyor”
Enerji piyasalarının liberalleşmesi anlamında pek çok güzel ve doğru adımların atıldığını ve buna uygun yasalar çıkarıldığını belirten BP Türkiye Akaryakıt Ülke Müdürü Martin Thomsen ise şunları söyledi:
“Akaryakıt sektörü açısından Türkiye’nin istikrarlı bir şekilde büyüyen, rekabetçi bir pazar olduğunu görüyoruz. Hızla büyüyen genç nüfusu, ekonomik güce bağlı olarak artan araç sahipliği ile Türkiye dinamik bir pazar. Türkiye'de ekonomik güç artarken, kuşkusuz bu büyüme yakıt talebine de yansımaya devam ediyor. Bugün Türkiye’de yaklaşık 700 BP istasyonu var ve Türkiye çapında günde ortalama 300 bin müşteriye ürün ve hizmetlerimizi sunuyoruz. Hedefimiz Türkiye’de daha uzun yıllar boyunca büyüyerek bayi ağımızı genişletmek ve gereken enerjiyi sağlamaya devam etmek. Akaryakıtta müşteri talepleri ve memnuniyeti bizim için çok önemli. BP olarak, müşterilerimize değer katan ürünlerimizi AR-GE çalışmalarımızla geliştiriyoruz. Dünyadaki 5 Ar-Ge laboratuvarımızda; daha ekonomik yakıt tüketimi, daha yüksek performans ve daha az karbondioksit salımı, yani daha temiz çevre gibi üç ana hedefe yönelik yeni tip akaryakıt ürünlerinin geliştirilmesi için çalışıyoruz. Bu çalışmalarımız neticesinde daha temiz yanan yakıtlar, araç motorlarını temizleyen ve daha az karbon salımı yapan yeni nesil yakıtlar üretiyoruz. Örneğin Türkiye’de de satışa sunduğumuz BP Ultimate Eurodiesel ile bir depoyla 42 km daha fazla yol gidilebiliyor. Müşteri odaklı, kaliteli ve hızlı hizmet anlayışımızı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürdüreceğiz.”