Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nda devir teslim töreni gerçekleşti.
65. hükümeti kuran Başbakan Binali Yıldırım, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı görevini Ahmet Arslan'a devretti.
Başbakan Binali Yıldırım, AKP grup toplantısından sonra devir-teslim töreni için Çankaya Köşkü'ne çıktı. Başbakan Binali Yıldırım, görevini Ahmet Davutoğlu'ndan devraldı.
Görevi Binali Yıldırım'a devreden Ahmet Davutoğlu, sivil plakalı bir araçla Çankaya Köşkü'nden ayrıldı. Basına kapalı gerçekleşen devir teslim yaklaşık yarım saat sürdü.
64. Hükümet'te Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı olarak görev yapan Başbakan Binali Yıldırım, daha sonra bakanlık görevini AKP Kars Milletvekili Ahmet Arslan'a devretti.
Bakanlık girişinde çalışanların alkışlarıyla karşılanan Yıldırım, devir teslim töreninde, kabineyi oluşturduklarını hatırlatarak, "Allah hayırlı hizmetler yapmayı hepimize nasip eylesin." dedi.
Bunun bir bayrak yarışı olduğunu dile getiren Yıldırım, bayrak yarışında zaman zaman bazı kişilerin, bayrağı, yeni gelen kişilere devrettiğini, ama millete hizmet yolunda asla ve asla bir rehavet ve yavaşlamanın olmayacağını kaydetti.
Yaklaşık 12 yıldır Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı görevini milletin beklentilerini karşılayacak şekilde yapmanın gayreti içinde olduğunu söyleyen Yıldırım, "Bugün gönül rahatlığıyla, huzurla, arkamda tereddüt kalmadan uzun yıllar hem siyaset öncesi hem siyaset sonrası bu bakanlıkta genel müdürüm olarak Türkiye'nin temel altyapı projelerinin gerçekleştirilmesinde Marmaray gibi limanlar gibi havalimanları gibi aktif görev yapan ve 2 dönemdir Kars, Serhat ilimizi TBMM'de temsil eden Ahmet Arslan kardeşimize bugün görevi veriyorum. Allah yardımcın olsun, hayırlı uğurlu olsun." diye konuştu.
Arslan'ın, 2023 hedefleri başta olmak üzere, milletin özlemini duyduğu güzel hizmetleri ilave ederek, kutlu yürüyüşe devam etmesi temennisinde bulunan Yıldırım, "Bu bakan, başbakan oldu, torpilim var falan deme. O iş başka, bu iş başka. Torpil yok, çalışmak var, koşturmak var, sonuç almak var." ifadesini kullandı.
Bakanlık dönemindeki başarılarında, yüz bini aşan hizmet ordusunun emeği bulunduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Onların sayesinde başardık. Yol boylarında bayrak tutan, gece karanlığında telsiz istasyonlarında Türkiye'nin kalbini dinleyen, demiryolu hatlarında emniyeti sağlayan çalışanından yöneticisine kadar tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Siz Türkiye'nin yüz akı oldunuz. Türkiye'nin değil, dünyanın gıpta ile baktığı projelerin gerçekleşmesinde sizin de tuğlanız var. Her birinizin büyük katkısı var. Hakkınızı helal edin. Bu çalışmalarda zaman zaman bilerek, bilmeyerek gönül kırmış olabiliriz. Bizim amacımız sadece bölünmüş yol yapmak değil, gönül yapmak. Gönüllere de yol yapmak. Bu anlayışla çalıştık, bundan sonra da aynı anlayışla çalışmaya devam edeceğiz."
Konuşmasında Kale Grubu Başkanı İbrahim Bodur'un ailesine başsağlığı dileğinde de bulunan Yıldırım, "Yarım asırlık ömrünü Türk sanayisine, Türk ekonomisinin gelişmesine harcayan, üreten, ürettiğiyle istihdam oluşturan ve on binlerce insana aş, iş imkanı sağlayan Kale Grubu Başkanı İbrahim Bodur Bey'i hakkın rahmetine uğurladık. Allah mekanını cennet eylesin, sevenlerine sabır ihsan eylesin." dedi.
"Bayrağı taşımaktan onur duyacağım"
Bakan Ahmet Arslan da işinin zor olduğunun konuşmaya başlarken ortaya çıktığını belirterek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığında çığır açmış, dünyaya malolmuş projeleri bitirmiş bir bakanın, başbakan olarak konuşmasından sonra söz almanın kendisini terlettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanın vizyonu, Başbakanın çizdiği yolda, Ulaştırma Bakanlığı bayrağını devralmaktan gurur duyduğunu belirten Arslan, "Bu bayrağı, taşımaktan onur duyacağım. Binali Yıldırım ile çalışmanın terlemek anlamına geldiğini herkesin bilmesi gerekir. Hiçbir zaman torpilli olmak demek değildir. Elbette ki şanslıyız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığını ve projeleri çok iyi bilen bir başbakanla çalışmak şans, ancak çok iyi bilen bir başbakanın izinden gitmek bir o kadar zordur." ifadesini kullandı.
Arslan, Başbakan Yıldırım'ı 1982'den itibaren tanıdığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Ne mutlu ki meslektaşıydım, ne mutlu ki sıklıkla onun ekibinde yer alabilme şansı yakaladım ve yine ne mutlu ki genel müdür olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu hedefler, Sayın Başbakanımızın bize çizdiği yolda yürüme şansı yakaladık. Elbette ki tek başımıza değil, bütün buradaki arkadaşlarla. Bu konuda hiç şüpheniz olmasın ki tecrübeli arkadaşlarımızla gecemizi gündüzümüze katarak sizinle birlikte ülkemizin dünyada yücelen ve yükselen bayrağını, daha yukarılara taşımak adına mazlumlara ve mağdurlara umut olmaya devam edeceğiz. İşim zor, bunu biliyorum. Sizi mahcup etmemek adına gecemizi gündüzümüze katarak, insanımıza ve ülkemize hizmet edeceğiz. Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın."
Arslan'ın, konuşmasının sonunda "İmkansız, zor gibi gözükebilir, ama zor kolaydır" demesinin ardından Yıldırım, "Düzelteyim, zor olan hemen yapılır, imkansız biraz zaman alır." dedi.
Konuşmaların ardından Bakan Arslan, Başbakan Yıldırım'a çiçek ve hediye takdim etti.
