ASELSAN’ın Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda yer alan açıklamasında, yarı iletken ve benzeri teknolojik malzemeleri içeren mikro ve nano boyutlu aygıtlar ile ilgili faaliyet göstermek amacıyla, %51’i ASELSAN’a, %29’u TÜBİTAK’a ve %20’si Savunma Sanayii Müsteşarlığı’na ait olmak üzere YİTAL Mikroelektronik Sanayi ve Ticaret AŞ unvanlı şirket kurulduğu belirtildi. Açıklamada, şirket sermayesinin 17 462 500 lira olduğu ve kuruluşunun bugün tescil edildiği bildirildi.
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Arif Ergin, YİTAL Mikroelektronik Sanayi ve Ticaret AŞ unvanıyla şirketleşen, TÜBİTAK Yarı İletken Teknolojileri Araştırma Laboratuvarı faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Arif Ergin, Yarı İletken Teknolojileri Araştırma Laboratuvarı’nın, YİTAL Mikroelektronik Sanayi ve Ticaret AŞ” unvanıyla ticari bir şirket olarak ‘güvenilir yarı-iletken üretimevi’ statüsünde yoluna devam etmesinin hedeflendiğini belirterek, “Şirketin TÜBİTAK Gebze kampüsünde kurulacak fabrikasında, ilk aşamada ülke için kritik öneme sahip teknolojilerdeki üretim proseslerinin geliştirilmesi öngörülüyor. dedi.
YİTAL’in 1983 yılında TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi kapsamında yarı iletken teknoloji alanlarında araştırma yapmak amacıyla kurulduğunu hatırlatan Ergin, söz konusu laboratuvarın halen TÜBİTAK Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi bünyesinde faaliyetlerine devam ettiğini anlattı.
Ergin, YİTAL’in, Türkiye’nin yarı iletken teknolojilerinde sahada kullanılmak üzere tümdevre üretimi yapılan tek merkezi olduğuna dikkati çekerek, 800 metrekarelik laboratuvarımız tümdevre üretimi için gerekli olan tümdevre tasarımı, maske üretme, pul işleme, pul üzerinde test, kılıflama, devre testi ve yaşlandırma süreçlerinin tümünün gerçekleştirilmesini sağlayan altyapıya sahip. diye konuştu.
Ergin, Silahlı İnsansız Hava Araçları'nın temel mühimmatı olan Mini Akıllı Mühimmat ve ATAK helikopterlerinde kullanılan Cirit gibi füze sistemlerinin arayıcı başlıklarında kullanılan yarı iletken detektörlerin, YİTAL’de geliştirilen fotodetektör teknolojisiyle üretildiğini ve bu sayede söz konusu detektörlerin yerli üretimle savunma sanayi firmalarının kullanımına sunulduğunu söyledi.
